Tanju Özcan ve CHP'deki Başkaldırı: Disipline Vurgu
CHP'nin Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın 'başkaldırısına' verdiği yanıt, parti disiplinine ve demokratik kurallara olan bağlılığının açık bir göstergesidir. Özcan'ın sesi belki güçlüdür, ama kuralların ve disiplinin ötesine geçerse, bu başkaldırı değil, kargaşa olur. Her sesin önemli olduğu bir parti olan CHP, bu seslerin kurallar ve disiplin çerçevesinde çıktığından emin olma sorumluluğunu taşır.
Özcan'ın Başkaldırısına Bir Cevap: Değişim Zamanı Geldi mi?
Öncelikle, hepimizin Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın bir 'başkaldırı' çığlığı attığını gördüğümüzün farkındayım. Sosyal medya, özellikle politikacıların duygusal anları yakalamak için harika bir platform ve Özcan'ın da bu durumu çok iyi kullandığını gördük. Ancak bir keresinde de olsa, bu durumun biraz fazla melodramatik olduğunu düşünen tek kişi ben miyim?
Şimdi Özcan'ın kesin ihraç talebiyle disipline sevk edilmesi durumuna bakalım. Kendisi, CHP'de 'değişim' talep eden bir isim olarak öne çıktı. Ancak bu değişim talebinin, 'Kendime uygun bir yol bulamadığım için parti kurallarını çiğnemem gerekiyor' anlamına geldiği kesinlikle anlaşılmamalı. Tanju Bey, 'başkaldıran' taraf olmayı seçerken, herkesin fark etmesi gereken bir şey var: Kurallar, bir sebep için var.
Bu biraz oyunbozanlık gibi gelebilir ama unutmayın, CHP gibi bir partinin kuralları ve disiplin mekanizmaları, parti içindeki düşüncelerin çeşitliliğini ve demokrasiyi korumak içindir. Özcan'ın kuralları çiğneme eğiliminde olması, partinin değil, kendisinin bir sorunudur.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun son grup toplantısında dile getirdiği “16'lı Masa” önerisine yönelik eleştirisi de anlaşılmaz. Tanju Bey, belki de masanın bir sandalyesinin kendisine ait olmayacağı düşüncesiyle bu fikre karşı çıktı. Kılıçdaroğlu'nun önerisi, çeşitli görüş ve deneyimlere sahip liderlerin bir araya gelerek Türkiye'nin sorunlarını çözmek için birlikte çalışma önerisi. Ama galiba Özcan, bu çeşitlilikten memnun değil.
Kendine özgü bir dil ve tarzı olan Özcan, sosyal medyada belki popüler bir figürdür, ancak parti içindeki durumu biraz daha karmaşık. İhraç süreci, aslında partinin bu tür 'başkaldırıları' ne kadar ciddiye aldığının bir göstergesi. Parti, kuralları çiğneyen ve parti disiplinini bozan birine tolerans göstermek yerine, kurallara uymayı ve kolektif karar mekanizmalarına saygı göstermeyi tercih ediyor.
Sonuç olarak, Tanju Özcan'ın 'başkaldırısına' karşı CHP'nin aldığı karar, aslında demokratik bir partinin kurallara ve disipline olan saygısının bir göstergesi. Evet, herkesin sesine ihtiyaç var. Ancak bu seslerin, kurallar ve disiplin içinde çıkmaları gerekiyor. Bunun dışında çıkan sesler, bir 'başkaldırı' değil, daha çok kargaşa oluşturur.
Aydın Karataş
Benzer Haberler
Gölcük Tabiat Parkı’nda sömestr yoğunluğu ...BoluNet
Hangi Okullar Açıldı? İşte Bolu'daki Yeni Eğitim Yuvaları... BoluNet
Bolu'da Kışın Soğuk Yüzü Geri Dönüyor! Kar Yağışı Geliyor… BoluNet
Mobilya eşyalarını doğaya attılar...BoluNet
Atatürk'e Bağlılık İhraç Sebebi Mi? …BoluNet
Yiyecek arayan tilkiyi cipsle besledi ...BoluNet
Bolu Orman Bölge Müdürü değişti ...BoluNet
100 BİN İMZA ANAYASA MAHKEMESİ'NE SUNULUYOR! HAYVANLAR İÇİN BÜYÜK ADIM... BoluNet