Bolu'ya net bakış - Bolunet.com.tr

Bir ana muhalefet partisi liderinin cumhurbaşkanı adayı olması kadar normal bir durum yoktur. İşte bu yüzden, Kemal Kılıçdaroğlu'nun karalamalar karşısında dik duruşunu alkışlıyorum. Kılıçdaroğlu'nun CHP lideri olarak yaptıklarını anlatmaya başlamadan önce, bu kelimelerin altını çizmek istiyorum: Kemal Kılıçdaroğlu, bir lider olarak tüm olasılıkları hesapladı, cesaret gösterdi ve yola koyuldu.

Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nı kurarak önemli bir siyasi başarıya imza attı. 11 büyükşehir belediyesinin alınmasını sağladı ve 6'lı masa kurularak milletini önemli ölçüde birleştirdi. Bu, demokrasinin gücünün bir örneği oldu; birleşme iradesi ile değişim gerçekleştirildi.

Seçim sürecinde proje anlatmayı, sevgi dilini kullanmayı seçti. Çirkin ve adaletsiz bir yarışı, ikinci tura taşımayı başardı. Onun bu gayreti, seçimlerin nasıl kazanılacağına dair yeni bir ders verdi.

Kılıçdaroğlu, bir muhalefet adayı olarak Erdoğan karşısında alınan en yüksek oyu almayı başardı. Bu, hiç kuşkusuz, liderlik ettiği partinin gücünün, vizyonunun ve geleceğine dair umutlarının bir göstergesidir.

Tabii ki, Kılıçdaroğlu da bir insan. Onun da hataları, eksikleri oldu. Ancak bu hatalar ve eksikler, onun başarıları ve doğruları karşısında devede kulak bile değildir.

Onun yalan, dolan, montaj ve nefret diline karşı çıkması, onu yanlış biri yapmaz. Aksine, bu duruş, onun dürüstlük, adalet ve demokrasiye olan inancının bir yansımasıdır.

Kılıçdaroğlu'nun amacı, ülkeyi yeniden parlamenter demokrasiye döndürmek ve milletine bu mirası bırakarak siyasetten emekli olmaktı. İnanıyorum ki, bu saatten sonra da, ülkesi için en doğru olan kararları verecektir.

Sözlerimi şöyle bitirmek istiyorum: Kılıçdaroğlu'na biz minnettarız. Ona olan hakkımızı nasıl ödeyeceğiz, bir düşünmemiz gerekiyor. Aslında onun da bizden bir talebi var: Birlik, beraberlik ve demokrasiyi sürdürme iradesi. Bu iradeyle hareket ettiğimiz sürece, ona olan borcumuzu ödemiş olacağız.

Onun çizdiği yolda, sevgi diliyle, adaletle, dürüstlükle ilerleyerek, yalan ve dolanı yenerek, ülkemizi parlamenter demokrasiye dönüştürme hayalini yaşatarak ve genç nesillere bu mirası aktararak, ona olan borcumuzu ödeyebiliriz.

Bu borcu ödemek için önce kendimizde başlamalıyız. Kılıçdaroğlu'nu daha iyi anlamak, onun düşüncelerini daha iyi yansıtmak ve onun vizyonunu daha iyi yaşatmak adına üzerimize düşeni yapmalıyız. İşte bu şekilde, ona olan hakkımızı ödeyebilir ve gelecek nesillere daha güçlü, daha adaletli ve daha demokratik bir Türkiye bırakabiliriz.

Teşekkürler Kılıçdaroğlu. Birlikte daha güzel bir Türkiye için ilerlemeye devam edeceğiz.

    Editör'ün Kaleminden.