Heykel, Heyecan ve Hayırseverlik: Tanju Özcan'ın Dikkat Çeken Hamlesi
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın, eğer Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçimleri kazanırsa, Bolu'ya bir heykel dikme sözü, politikanın alengirli dünyasında belki de mizahi bir adım olmuştu. Ancak, bu olayın sonunda, Erdoğan'ın heykeli yerine, Bolu'nun ihtiyaç sahiplerine yardım edileceği belirtildi. Bu durum, politika ve mizahın kesişiminde etkili bir toplumsal duyarlılık mesajı oldu.
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın taktik manövrasyonlarından biriyle yine karşınızdayız. Bu seferki olay, üzerinde durmamızı gerektiren türden. Başkan Özcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimleri kazanması durumunda, Bolu’nun merkezine bir heykel dikme vaadinde bulunmuştu. Amaç neydi? Tabii ki polemik yaratmak ve belki de insanları biraz olsun güldürmek.
Nitekim, mevzu heykel dikmeye geldiğinde, işler karıştı. Meclis üyeleri, verdiği sözü yerine getirmesi gerektiğini hatırlattı. Özcan ise bu kez gerçek bir politikacı tavrıyla, yaşayan bir kişinin heykelinin dikilmesi için önce o kişinin rıza göstermesi gerektiğini ifade edip, Erdoğan'a mektup yazdı.
Şimdi burada durup bir dakika düşünmek lazım. Yaşayan bir kişiye heykel dikme fikri bir yana, o kişinin rızasını almak. Kendine özgü bir mizah anlayışı var Özcan'ın, kabul edelim. Kendi politik çizgisini ve belediyecilik anlayışını tartışmaya açabiliriz ancak burada yaptığı manevra oldukça dikkat çekici.
Cevap da geldi, hızla. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın rızası olmadan heykelin dikilemeyeceği, ve daha da önemlisi, heykel için harcanacak olan paranın, ihtiyaç sahiplerine yardım olarak verilmesi gerektiği belirtildi. İşte tam da burada Özcan'ın taktik manövrasının bir anlam kazandığını görüyoruz. Erdoğan'ın "hayırseverlik" vurgusuna karşı Özcan, "Biz zaten bugüne kadar ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza adil şekilde yardımda bulunduğumuz gibi bu heykele harcanacak parayı da yine adil bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştıracağız" demek suretiyle toplumsal sorumluluk vurgusunu yapıyor.
Böylece, belki de Bolu'nun herhangi bir meydanında bir heykel görme hayaliyle yaşayan insanların hayalleri suya düşmüş olabilir. Ancak, bu hikaye bizlere bir kez daha politikanın alengirli dünyasında her şeyin, söylemler, vaatler, hatta bir heykel bile, bir anlamı olduğunu ve genellikle bir hedefi bulunduğunu hatırlattı.
Belki de Özcan'ın bu manövrası, kendisinin özgün mizah anlayışı ve politik zekâsının bir ürünüdür. Belki de son derece ciddi bir konuyu, ihtiyaç sahiplerine yardımı, gündeme taşımayı başaran etkili bir strateji. Kim bilir, belki de politika ve mizahın kesişim noktasında bize dikkat çeken bir yol gösterici.
Sonuç olarak, Bolu'ya heykel dikilip dikilmeyeceği değil, önemli olan, bu sürecin nasıl bir yönetim anlayışı ve toplumsal duyarlılıkla ele alındığıdır. Ve tabii ki, hikayenin nerede son bulacağı da merak konusu.
Aydın Karataş, Haber Yazarı
Benzer Haberler
GAZİ YAMANER'DEN KKTC'NİN 41 YILINA DUYGUSAL BAKIŞ… BoluNet
Hemşehrimiz Burak Cop Halk TV'de İstanbul'daki Barınma Krizini Değerlendirdi!... BoluNet
Kayyum Atamaları Üzerine Halk Ne Düşünüyor? ...BoluNet
10 Kasım'da Bir Ulus Gözyaşlarını Tutabilecek Mi?… BoluNet
Kayyum ve Demokrasi Çelişkisi: Halkın İradesi Tehlikede mi?... BoluNet
Anne ve baba adayları bu kampta bilinçlendirildi ...BoluNdet
CHP'den Kayyum Tepkisi: Esenyurt Meydanında Ne Mesaj Verildi? ...BoluNet
Türker Ateş: Halkın İradesine Yönelik Siyasi Oyunları Görüyoruz …BoluNet