DEVA'nın Gecesi ve Gündüzü: Ali Babacan’ın Teşekkürü ve Bir Partinin Hikayesi

Bir parti doğar, büyür, hikayesini yazar; kimi zaman kayaların arasında bir çiçek misali, kimi zaman beton yığınlarının gölgesinde bir ağaç fidanı gibi. İşte Ali Babacan, DEVA Partisi’nin doğuş hikayesini bu şekilde anlatırken, kendine has naif ama kararlı tavrıyla gülümsüyor. Gecesini gündüzüne katarak çalışan teşkilat mensuplarına özel bir teşekkürü var; belki de bu teşekkür, partinin kuruluş emeğinin bir özeti.

Babacan, 9 Mart 2020'de DEVA Partisi'ni kurarken büyük bir iş yaptıklarının ve bunun çok önemli bir siyasi hareket olacağının farkındaydı. "Büyük bir iş" demiş, evet. Bu işin büyüklüğünün ölçütü, belki de kat edilen yolda yaşanan zorluklardır. Bu işin büyüklüğü, belki de yüzlerce insanın gönüllü bir şekilde gece gündüz demeden, çabalarıyla partiyi bugünlere getirmesidir. İşte bu sebeple Babacan'ın teşekkürü sadece bir nezaket ifadesi değil, aynı zamanda emeğe ve çabaya bir saygı duruşudur.

Babacan'ın "İyi ki varsınız, iyi ki ailemsiniz" cümlesi ise kocaman bir umut ışığı. Siyaset, çoğu zaman çatışma, polemik ve ayrıştırıcı dil ile anılır. Ancak Babacan bu cümleyle, bir araya gelmenin, birlik olmanın ve aile olmanın siyasette de mümkün olduğunu hatırlatıyor. Sözlerindeki samimiyet ve içtenlik, bir liderin takipçilerine yönelik duyduğu derin minnettarlığı ve sevgiyi işaret ediyor.

Sonuç olarak, Babacan’ın bu sözleri, kuruluşundan bu yana DEVA Partisi'nin geçmişini, bugününü ve geleceğini özetliyor. Siyasetin karanlık ve karmaşık koridorlarında, ailenin önemini ve gönüllü çabanın değerini hatırlatan bu sözler, Babacan’ın ve partisinin izleyeceği yolu gösteriyor. Partinin adı gibi, umut vadeden bir siyasi hareketin, Türkiye'nin demokratik geleceği için önemli bir 'deva' olacağını düşünmek hiç de zor değil.