Bolu'ya net bakış - Bolunet.com.tr

23 Nisan 1920: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Açılışı ve Ulusal Egemenliğin Başlangıcı

Bir milletin kaderini değiştiren ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılan bir tarih: 23 Nisan 1920. Bu tarih, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açıldığı ve Türkiye'nin modern anlamda bir devlet olarak şekillenmeye başladığı andır. Fakat daha önemlisi, bu tarih ulusal egemenliğin başlangıcıdır.

Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkması ve ardından işgal güçlerinin Anadolu'yu paylaşmaya başlaması, milletin kendi kaderini belirleme hakkını riske atmıştı. Bu tehlikenin farkında olan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, halkın direniş iradesini birleştirmek ve egemenliği millete iade etmek için 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktılar. Bu yolculuk, ulusal egemenliğin ilk adımıydı ve bu adım, 23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılışıyla tamamlandı.

TBMM'nin açılışı, demokrasinin Türkiye'deki ilk uygulamasıydı. Meclis, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu ilan etti ve milletin kendi kaderini belirlemek için gerekli mekanizmayı oluşturdu. TBMM'nin açılışı, aynı zamanda Osmanlı'dan Türkiye Cumhuriyeti'ne geçiş sürecinin de başlangıcıydı. Bu süreçte, ulusal egemenliğin ilanı ve halkın kendi kaderini belirleme hakkı, modern Türkiye devletinin temel ilkelerinden biri haline geldi.

23 Nisan 1920, aynı zamanda bir milletin uyanışıdır. O güne kadar çeşitli işgal ve baskılar altında yaşayan bir millet, kendi kaderini belirleme iradesini gösterdi ve bu iradeyi harekete geçirdi. TBMM, bu iradenin somut bir örneğiydi ve her bir milletvekili, halkın direniş iradesini temsil ediyordu.

TBMM'nin açılışı, aynı zamanda Türkiye'nin modernleşme sürecinin başlangıcıydı. Egemenliğin millete iade edilmesi ve demokratik bir yapı oluşturulması, Türkiye'nin modern devlet olma yolunda atılan önemli adımlardı. Bu adımlar, daha sonra Atatürk'ün liderliğinde gerçekleştirilen devrimlerle devam edecek ve Türkiye, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti haline gelecekti.

23 Nisan 1920, Türkiye tarihindeki dönüm noktalarından biridir. TBMM'nin açılışı, Türkiye'nin kendi kaderini belirleme hakkını elde ettiği ve ulusal egemenliğin ilan edildiği bir andır. Bu an, aynı zamanda Türkiye'nin modern devlet olma sürecinin başlangıcıdır. Bu süreç, Türkiye'nin bugünkü şeklini almasında önemli bir rol oynamıştır. Bu nedenle, 23 Nisan, Türkiye'nin ve Türk milletinin gurur duyduğu bir tarihtir.

"Bu bir yarışma değil, özveri anlayışıdır."

Değerli Mücadele Arkadaşları,

Bu mektup, zamanın karanlık koridorlarından sizlere ulaşan mütevazı bir teşekkür belgesidir. Kendimizi tarih sahnesinde sizin kadar önemli bir rol oynayabilmiş herhangi bir topluluğa ait hissetmemize olanak sağlayan o eşsiz çabalarınıza minnettarız.

23 Nisan 1920, tarihin en önemli günlerinden biridir. Ülkemizin kaderini değiştiren ve milletimizin umudunu tazeleyen bir gün. Kendi kaderimizi belirleme hakkımızı elde ettiğimiz, ulusal egemenliğimizin başladığı andır. O gün, sizlerin öncülüğünde, Türkiye Büyük Millet Meclisi kapılarını açtı ve bir ulusun kaderi sizlerin ellerine teslim edildi.

Eğilmiş başları dikleştirdiniz, sessiz çığlıkları duyulur kıldınız ve önümüzdeki zorlukları birer fırsata dönüştürdünüz. Her biriniz, cesaretle özgürlüğümüzü, onurumuzu ve egemenliğimizi korudunuz. Sizin sayenizde, milyonlarca insan bu topraklarda özgürce yaşama hakkına kavuşmuştur.

Siz, yılmadan ve korkusuzca meydan okuyanlar, siz, dağları aşan ve denizleri geçenler, siz, canınız pahasına vatanınızı savunanlar, siz, genç ve yaşlı, kadın ve erkek, her biri bu ulusun birer parçası olanlar. Sizler, özgürlüğün adımsız savaşçıları, bu mektup sizlere.

Size olan minnettarlığımızı ifade edecek kelime veya ifade bulmak zordur. Ancak bu teşekkür mektubu, anılarınıza ve mirasınıza saygı göstermek için bir adımdır. Sizlerin adımlarını takip ederek, sizin bıraktığınız mirasın değerini korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim en önemli görevimizdir.

Gelecek nesiller, sizin gösterdiğiniz cesareti, kararlılığı ve azmi anımsayacak. Ve onlar, bu değerleri, sizin yaktığınız ateşin ışığında bulacaklar. Sizlerin bıraktığı bu değerli miras, milletimizin ruhunu aydınlatmaya ve geleceğimize yön vermeye devam edecektir.

Teşekkürler, yiğitler! Sizler, bu ulusun her zaman gurur duyacağı, hep hatırlayacağı ve asla unutmayacağı kahramanlarsınız.

Saygılarımızla,

Elif Demirci