Babacan’dan TRT’ye Sert Tepki: Hakkımı Helal Etmiyorum… BoluNet

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TELE1 canlı yayınında TRT’nin yayın politikalarını eleştirdi. TRT’nin milletin vergileriyle ayakta durduğunu vurgulayan Babacan, kurumun adil yayıncılık yapma sorumluluğuna dikkat çekti. “TRT, Erdoğan’ın şahsi kanalı değil, milletin kanalıdır” diyen Babacan, beş yıldır elektrik faturalarından TRT’ye pay ödediklerini, ancak kendisinin bir kez bile yayına davet edilmediğini ifade etti. “Bu kul hakkıdır, hak gaspıdır” diyerek TRT’ye tepki gösteren Babacan, “Hakkımı helal etmiyorum” sözleriyle kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Konu, medya özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.

Ali Babacan’dan TRT’ye Sert Çıkış: “Hakkımı Helal Etmiyorum”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TRT’nin yayın politikalarına sert tepki göstererek, “TRT milletin varlığıdır, adil yayıncılık yapmak zorundadır. Hakkımı helal etmiyorum” dedi. TELE1’de konuşan Babacan, TRT’nin kendisini yayına davet etmediğini ve haberlerini yeterince yayınlamadığını belirtti.

Babacan’dan TRT’ye Eleştiri: Adil Yayıncılık Şart

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 1 Mayıs 2025’te TELE1 canlı yayınında TRT’nin yayın politikalarına sert tepki gösterdi. TRT’nin kuruluş yıldönümüne dair soruya yanıt veren Babacan, “TRT milletin varlığıdır. Yıllarca adil bir yayıncılık politikası izlemek zorundadır. Çünkü devletin, milletin kanalıdır. Sayın Erdoğan’ın şahsi kanalı ya da yandaşlarının kanalı değildir” dedi. Babacan, TRT’nin tarafsız yayın yapma yükümlülüğüne vurgu yaparak, kurumun bu sorumluluğu yerine getirmediğini savundu.

“Hakkımı Helal Etmiyorum” Çıkışı

Babacan, TRT’nin kendisini bir kez bile yayına davet etmediğini ve DEVA Partisi’nin faaliyetlerini yeterince haber yapmadığını belirtti. “Beş yıldır genel merkezimizde elektrik faturası ödüyoruz, buradan TRT’ye pay gidiyor. Eğer TRT beni yayına davet etmiyorsa, haberlerimizi yayınlamıyorsa bu kul hakkıdır, hak gaspıdır” diyen Babacan, “Ben bu hakkımı helal etmiyorum. DEVA Partisi’ne oy verenler, AK Parti ve Erdoğan dışında oy kullananlar da ‘Hakkımı helal etmiyorum’ derse, Erdoğan ne yapacak?” sözleriyle tepkisini sertleştirdi.

Medya Özgürlüğü Tartışmaları Alevlendi

Babacan’ın açıklamaları, Türkiye’de medya özgürlüğü ve kamu yayıncılığının tarafsızlığı tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. TRT’nin iktidara yakın yayın politikaları, geçmişte de muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları tarafından sıkça eleştirilmişti. 2023’te yapılan bir araştırmaya göre, TRT’nin haber bültenlerinde muhalefet partilerine ayrılan süre, iktidar partilerine kıyasla %10’un altında kalıyor. Babacan’ın çıkışı, bu veriler ışığında kamuoyunda geniş yankı buldu.

TRT’nin Kamusal Sorumluluğu

TRT, 1964’te kurulduğundan bu yana Türkiye’nin kamu yayıncılığı görevini üstleniyor. Ancak son yıllarda, kurumun yayın politikaları nedeniyle tarafsızlık ilkesinden uzaklaştığı yönünde eleştiriler artıyor. Babacan, “TRT, Anadolu Ajansı gibi kuruluşlar adil yayıncılık ilkelerine uymalıdır. Bu, milletin hakkıdır” diyerek, kamu kaynaklarıyla faaliyet gösteren medya kuruluşlarının tarafsızlığına vurgu yaptı.

BoluNet’in Değerlendirmesi: Medya ve Demokrasi

Ali Babacan’ın TRT’ye yönelik eleştirileri, Bolu’da da yankı buldu. Medyanın demokratik toplumların temel taşlarından biri olduğu gerçeği, bu tartışmayla bir kez daha ortaya çıktı. Bolu halkı, yerel medya organlarının da tarafsız ve adil yayıncılık yapmasını bekliyor. Kamu kaynaklarıyla faaliyet gösteren TRT’nin, tüm vatandaşların sesini eşit şekilde duyurması gerektiği inancı, Bolu’daki sivil toplum kuruluşları tarafından da paylaşılıyor. Medya özgürlüğü, sadece ulusal değil, yerel düzeyde de demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olarak öne çıkıyor.

#MedyaÖzgürlüğü #TarafsızHabercilik #BoluNet #Demokrasi #TRTEleştirisi