24 Liralık Dolar, 1500 Liralık Altın ve Cebimizdeki Delik

Dolar 24 TL, altın 1500 TL'ye yükselirken ekonomik türbülansla dans eden Erdoğan, politika sahnesindeki en yetenekli dansçı gibi. Ancak bu karmaşık sirtaki dansının sonunda hangi notaların çalacağını, ne gibi sonuçlarla karşılaşacağımızı kestiremiyoruz. Belki de bu dalgalı ekonomik dansın sonunda, döviz kurlarının hızlı ritmine ayak uydurabilen bir Türkiye ekonomisi bulacağız.

Efendim, 24 liralık dolar, 1500 liralık altın... Piyasalar bir kez daha sallandı, bir kez daha cebimizdeki delik biraz daha büyüdü. Bir sokak tiyatrosunu andıran bu sahnede, yine başrolde biz, seyirci olarak yine biziz. Ve her zamanki gibi perde arkasında Reis, oynanan oyunun senaryosunu yazan yine o.

21 yıldır koltuğu bırakmayan Erdoğan, iktidarında kendi ekonomi politikalarını uyguladı derken, dilimin ucuna kadar gelip dökülüyor kahkahalar. "Politika" dediğin ne ki? Birilerinin cebi dolarken diğerlerinin cebinden dolarlar uçup gidiyor.

Merkez Bankası'nın faiz kararına gelince, roketlerin yükselişine tanıklık ettik. Tabii bu hızla gidersek Merkez Bankası NASA'dan astronot alımı yapabilir, belki bu kez Ay'da bir koloni kurma hayalleri gerçekleşir, kim bilir?

Efendim, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'i de anmadan olmaz. Kendisini ekonominin başına getirerek Erdoğan, belki de kendi hatalarını başkasının üzerine yıkmak istiyor. Ne de olsa çıplak kralın üzerine bir şeyler giydirmek lazım.

Herkes, "Erdoğan muhalefetin ekonomi çözümlerini mi uyguluyor?" diye merak ediyor. Söyleyeyim efendim, Erdoğan bir sirtaki dansçısı gibi, hızlı ve yavaş adımlarla, ama en önemlisi kendi bildiği gibi dans ediyor.

24 liralık dolar, 1500 liralık altın... Ve bizim cebimizdeki delik. Efendim, her şey bir yana, bana kalırsa Erdoğan'ın ekonomiyi yönetme tarzını en iyi anlatan şey, cebimizdeki o delik. Giderek büyüyor, büyüdükçe de içinden daha çok dolarlar, liralar, umutlar uçup gidiyor.

Aydın KARATAŞ